Follikülit Tedavisi

Follikülit genel anlamda kıl folliküllerinin iltihabıdır. Kıl follikülleri çevresinde gelişen iküçük beyaz başlı sivilcelerdir. Kıl folliküllerinin çevresinde yüzeyel bir enfeksiyon söz konusudur. Bunlara çeşitli mikroplar ve mantarlar neden olabilir. Kadınlarda dış genital organın kıllı kısmında, kasık bölgesinde görülebilir. Genitalhijyene dikkat edilmemesi, sıkı iç çamaşırı giyilmesi buna neden olur. Bunun dışında koltuk altında, yüzde, sakal bölgesinde de görülmesi sıktır. Elbiselerin sürtmesi, çeşitli yaralanmalar bunlara neden olur.

Follikülit Olduğunu  Nasıl Anlarsınız?

Tanı genelde kolaydır. Kıl kökü olan bölgede kırmızılık, hafif kaşıntı ve ağrı vardır. Bu bölgenin kaşınması hastalığın diğer bölgelere bulaşmasına neden olabilir. İltihap ilerlerse kıl kökünde apseleşme olabilir. Erkenden önlem alınmalıdır. Apseleşme sonrası iz bırakan skar dokusu gelişebilir.

Tedavide öncelikle follikülit oluşumunu kolaylaştıran faktörlerin ortadan kaldırılması gerekir. Bunların başında kilolu hastalar kilo vermelidirler. Aşırı terlemeye neden olan ortamlardan uzaklaşılmalıdır. Gevşek ve teri emen giysiler tercih edilmelidir. Yüzde olan follikülitlerde bir süre traş olmamak iyi sonuç verir.

Nasıl Temizlenmeli?

Follikülit olan yer çeşitli temizleyici ajanlarla her gün temizlenmelidir. Çoğu hastaların yaptığı yanlış bunlara sıkılmasıdır. Bu sıkma işlemi steril koşullarda yapılmadığından mikroorganizmalar diğer kıl folliküllerinede bulaşmaktadır. Ayrıca bu şekilde bir uygulama iyileşme sonrası nedbe dokusunun oluşumuna neden olmaktadır.

Basit vakalarda sadece o bölgeye uygulanacak basit bir sıcak kompres folliküliti iyileştirilebilir. Daha şiddetli vakalarda ise cilt iyice temizlendikten sonra antibiyotikli kremler kullanılmalıdır. Mantar enfeksiyonu olan vakalarda doktorun vereceği kremler uygulanmalıdır. Çok ağır vakalarda oral antibiyotik ihtiyacı doğabilir.

Fronkül ve karbonkül gibi ilerlemiş olgularda apse mevcuttur. Bu apsenin drene edilmesi için follikülit üzerine küçük bir kesi yapılır ve apse boşaltılır.

Tedavide follilükit gelişimini kolaylaştıran foktörlerden uzak durulması çok önemlidir. Sık sık atak geçiren şişmanlar zayıflamalıdır. Sıcak ortamlardan uzak durulmalı, aşırı terlemeden sakınılmalıdır. Çok sıkı, sürtünmeye neden olan, terin buharlaşmasını önleyen giysiler giyilmemelidir.

Follikülit şeker hastalığı, lösemi, AİDS gibi bağışıklık sistemini bozucu hastalığı olanlarda daha sık görülmektedir. Bunun dışında ergenlik sivilcesi olanlarda, deri bütünlüğünü bozan sıyrıklar ve kesilerde, uzun süre antibiyotik ve kortizon kullananlarda, ortak kullanılan havuzlardan bulaşmayla follikülitler görülebilir.

Follikülitler genelde birkaç gün içinde yukarıdaki işlemlerle kendiliğinden geriler ve geçer. Risk faktörleri varsa olay ilerler ve apseleşmeye kadar gider. Hatta nadiren mikroorganizmalar kan dolaşımına karışarak sepsis tablosuna yol açabilir. Bu durum daha çok follikülitin daha şiddetli formlarında fronkül ve karbonküllerde görülür. Bunlar kesinlikle hekim tarafından tedavi edilmelidir. Tekrarlayan follikülitler deride skar dokusuna yol açar. İstenmeyen lekeler kalır.